Şimdi arkadaşlar, hani olur ya, iki takım maç öncesi toplanır, klasik basın toplantıları falan filan... Bizim A Milli Takım da Konya'da İspanya'yı ağırlayacakmış, 2026 Dünya Kupası Elemeleri kapsamında. Normalde bu haberin ana konusu maç olur, taktikler konuşulur. Ama ne hikmetse, bizim İspanyol dostlar (!) kafayı Arda Güler'in ağzından çıkacak tek kelimeye takmış. Arda'yı da almışlar sorguya, tabi. Hani sanki uzaydan gelmiş, sırları çözülecek falan. Özellikle Lamine Yamal'ı sormuşlar durmadan: 'Ya bu çocuk ne yapıyor öyle, sen şaşırıyor musun, hayret mi ediyorsun?' diye. Sanki Arda'nın cevabı dünyanın kaderini değiştirecek.
Bizim Arda da hakikaten 'artistliğini' konuşturmuş. Ağzından tek kelime çıkmış: 'Şaşırmıyorum.' Yemin ederim, İspanyol gazeteciler o kelimeyi duyunca herhalde kulaklarına inanamamıştır. Hani derler ya, 'cımbızla kelime çektiler' diye, tam da öyle olmuş. Sonra biraz daha açmış mevzuyu, 'Yamal hakkında söyleyecek pek bir şeyim yok, zaten aynı mevkide oynamıyoruz' demiş. E haklı çocuk. Ama sonra o klasik dokunuşu da yapıştırmış: 'Yine de karşılaştırmaları anlıyorum, o Barcelona'da, ben Real Madrid'deyim.' Aha! İşte asıl mesaj burada! Resmen 'ben de boş adam değilim' demiş, zarifçe de Barça-Real rekabetini hatırlatmış. Çocuk, bir kelimeyle gol atmış resmen.
Şimdi bu 'Şaşırmıyorum' kelimesi İspanya'da manşetlere oturmuş. Ya arkadaş, bir futbolcunun 'şaşırmıyorum' demesi nasıl manşet olur? Sanki atomu parçaladı çocuk. Ama işte o Real Madrid forması, o Barça rekabeti... Bir de üstüne, bizim Arda'nın İspanya maçında Türkiye'nin en büyük kozu olacağı falan yazılmış. E tabi, adama bu kadar sorup üzerine bu cevabı alınca, bir beklenti de oluşur haklı olarak. Bakalım sahada ne kadar 'şaşırtmayacak' bizi? Yoksa 'şaşırtırım ha' mı diyecek, hep beraber göreceğiz!